YURTDIŞINDAKİ ALACAKLARIN, TÜRKİYE’DEN TAHSİLİ
Pandemi – sonrası (post – pandemi) dönemini geçirdiğimiz bu günlerde artık gündemin en üst sırasında Covid-19 pandemi durumu değil, ekonomik sıkıntılar ve bu sıkıntıların nasıl aşılacağına ilişkin çözüm yöntemlerinin tartışılması olgusu var.
Tüm şirketler, işletmeler piyasadaki alacaklarının peşine düştü. Ancak zincirleme olarak birbirine bağlı olan piyasa ekonomisinde; herkes birbirinin ekonomisine bağlı olduğundan, kimse birbirini tahsilata zorlamak ve ticari ilişkisini zedelemeyi de arzu etmiyor. Zaten; ticari ilişkisini zedelerse ve hukuki yolla alacağını tahsile girişirse dahi, esas sermaye eksikliği ve sermaye dışı borçlanma üzerine kurulu finans yapısı nedeniyle; fiilen tahsilatın sağlanması oldukça meşakkatli bir hal içinde. Hal böyle olunca; özellikle ihracat yapanlar veya bir şekilde yurtdışı alacağı bulunan işletmeler, yurtdışı alacaklarının tahsil edilebilirliğini yoklamaya giriştiler. Kabul edilmelidir ki özellikle, Avrupa ülkelerinde mukim şirketlerin sermaye yapısı; ülkemiz standartlarından ziyadesiyle yüksek. Darboğaza girmiş ekonomik şartlar nedeniyle; yurtdışında alacağı bulunan gerçek veya tüzel kişiler, ülke koşullarından umut bulamayınca; yüzlerini umutla yurtdışına döndüler. Yurtdışındaki alacakların, Türkiye’den takip ve tahsil edilmesi mümkün mü? Evet mümkündür.
Yetki olarak mümkün zira borçlu şirketin Türkiye’deki malvarlıkları için Türkiye ‘de cebri icra yapılabilir. Ancak yurtdışındaki malvarlıkları için, egemenlik kuralları çerçevesinde ancak yurtdışında yerleşik olduğu ülkede; o ülkenin hukuku uyarınca cebri icra uygulanabilir. Bu yönüyle; Avrupa’da ikamet eden; merkezi veya malvarlıkları Avrupa’da olan bir şirketin alacaklıları da yurtdışında ile ticari ve hukuki işlerden doğmuş alacaklarını tahsil edilebileceği için, alacaklıların, bu yöntem ile Avrupa’daki alacaklarının tahsili yoluna gitmesi mümkündür. Avrupa’da bu şekilde alacak talebine konu edilebilecek alacaklar, evliliğe ilişkin mal rejimine tabi alacaklar, miras hukukuna ilişkin alacaklar, iflas ve aciz tasfiyesine ilişkin alacaklar, ile sosyal güvenlik hukukuna ilişkin alçaklar dışında kalan diğer hukuki ve ticari işlerden kaynaklanan alacaklardır. Sınır ötesi alacağı olan şirketler ve işletmeler için özel usullerle yurtdışı tahsilatı mümkün.
Bu hukuki imkan ile yurtdışında alacağı olan özel ve tüzel kişilerin, yurtiçindeki hukuk yollarından ziyade, bu özel tahsilat yolu ile alacaklarını, esas sermaye yapısı daha sağlam olan şirketlerden ve tam da bu nedenle tahsil olanaklarının daha az meşakkatli olduğu, yurtdışı alacak tahsiline yönelmeleri ticari açıdan daha karlı bir hamledir.